Türkiye – İran Dostluk Antlaşması 5 Kasım 1932 tarihinde, Ankara’da imzalanmıştır. Antlaşmanın amacı, iki ülke arasındaki dostluk ve kardeşlik bağlarını güçlendirmektir.
Antlaşma, Türkiye Cumhuriyeti ile İran Devleti arasında akdolunan dostluk muahedenamesinin tasdikine dair kanun onaylanmıştır. Kanun, 28 Aralık 1933’te kabul edilerek Resmî Gazete’nin 8 Ocak 1934 tarihli sayısında yayınlanmıştır.
- Antlaşma, 22 Nisan 1926 tarihinde imzalanan güvenlik ve dostluk antlaşmasını teyit etti.
- Antlaşma, iki ülke arasındaki dostluğun sürekli ve samimi bir şekilde devam edeceğini vurguladı.
- Her iki ülke diplomatik ilişkilerin uluslararası teamüllere göre devamını teyit etti.
- İki ülke; ticaret, gümrük ve seyahat konularında karşılıklı anlaşmalar yapılmasını kararlaştırdı.
Türkiye ile İran Arasında Dostluk Muahedenamesi
Bir taraftan Türkiye Cumhuriyeti,
Diğer taraftan İran Devleti,
Aralarında teyemmünen mevcut olan öz dostluk ve kardeşlik bağlarını kuvvetlendirmek ve iki memleketin umumî münasebetlerine taallûk eden 22 nisan 1926 tarihli emniyet ve dostluk muahedenamesindeki maddelerin hükümlerini yeni bir dostluk muahedenamesine tekrar koymak arzusunu besledikleri cihetle bu maksatla murahhasları olmak üzere,
Türkiye Reisicumhuru Hazretleri: Hariciye vekili ve İzmir mebusu Doktor Tevi’ik Rüştü Beyefendiyi,
Alâ Hazreti Hümayun İran Şahmşahi: Hariciye veziri Cenabı Eşref Akay Mirza Mohammad Ali Han Forugi’yi
Tayin etmişlerdir.
Bu murahhaslar usulüne uygun görülen salâhiyetnamelerini teati ettikten sonra aşağıdaki hükümleri kararlaştırmışlardır:
Madde 1
Türkiye Cumhuriyeti ile İran Devleti ve iki taraf tebaaları arasında bozulması kabil olmıyan sulh ve samimî ve ebedî dostluk cari olacaktır.
Madde 2
Yüksek Akit taraftarlar, her birinin diplomasi ve konsolosluk mümessillerinin öbürünün topraklarında karşılıklı olmak şartile hukuku düvel kaideleri ve teamülü dairesinde muamele görmekte devam edeceklerini ve bu muamelenin her halde ve gene karşılıklı olmak şartile en çok müsaade gören millet diplomasi ve konsolosluk mümessillerine bahşolunan muameleden daha az müsaadeli olmayacağını kabul ederler.
Madde 3
Yüksek Âkit taraflar memleketleri arasında konsolosluk, ticaret, gümrük ve gemilerinin seyrine müteallik münasebetlerini ve her birinin tebaasının diğeri arazisinde ikametlerile tevakkufları şartlarını hukuku düvel kaidelerine ve teamülüne ve tamamile karşılıklı olmak esasına uygun mukavelenameler tanzim etmek hususunda mutabık kalmışlardır.
Madde 4
İşbu muahedename tasdik edilecek ve tasdiknameler mümkün olduğu kadar az bir zaman içinde Tahranda teati olunacaktır. Muahede tasdiknamelerin teatisile meriyete girecektir.
İki taraf murahhasları yukarıdaki maddeler hükümlerini kabul ederek bu muahedenameyi imzalamış ve mühürlemişlerdir.
Ankarada bin dokuz yüz otuz iki senesi sonuncu teşrinin beşinci günü iki nüsha olarak tanzim edilmiştir.
Cumhuriyet Reisliğine yazılan tezkerenin tarih ve numarası : 30 – XII -1933 ve 1/806
Hukuk Ansiklopedisi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.


